KADINLAR BAŞARINCA ERKEKLER SUSTU
Çalışma hayatı, kişinin yaşamında en çok zorlandığı alanlardan biri. İşyerlerinde karşılaşılan sorunlar, çalışanlar için çoğu zaman kabusa dönüşebiliyor. Emekçi kesim üzerinde uygulanan ezici politikalar, önü alınamayacak problemlere yol açabiliyor.
Erkeklerin de oldukça zorlandığı bu yaşamda, kadınların üzerine ise iki kat yük biniyor. Kadınlar, çalışma hayatlarında mobbing, küçümsenme, sözlü ve fiziksel tacizin başta olduğu çok sayıda sorunla boğuşuyor. Kendi işinin patronu olmak isteyen kadınlar için de bu durum farklı değil.
ERKEKLER KÜÇÜMSÜYOR
Güç olarak kadınlara oranla daha üstün olduklarını iddia eden ve işyerlerinde bunu kullanan erkekler, birçok iş kolunda kadınlara karşı küçümseyici tavır ve davranışlarda bulunuyor. Eskiden çok sayıda iş kolu bu sebeple erkeklerin tekeli altındayken, zamanla aydınlanma değerlerinin güçlenmesi ile birlikte kadınlar da çalışma dünyasında kendilerine yer bulmaya başladı.
UZUN YILLAR VERİLEN MÜCADELE BOŞA ÇIKMADI
Ancak erkeğin üstünlüğüne inanan görüş, buna rağmen kadınları incitici ve küçük düşürücü davranmaya devam etti. Kadınların birçok iş kolunda gösterdikleri başarı ise erkek egemen görüşü susturan en önemli etken oldu.
Günümüzde kadınların içinde bulunmadığı iş kolu, hemen hemen yok gibi. İnşaat, ağır sanayi, tekstil bu iş kollarından yalnızca birkaçı. Bu zafer, kadınların yüzyıllarca süren destansı mücadelesinin ürünüdür.
MOBBİNGİN SONUÇLARI VAHİM
Mobbing, kadınların iş dünyasında karşı karşıya olduğu sorunların bir diğeri. Mobbing tanım olarak, “bir veya bir grup insanın, bir kimseye veya başka bir gruba sosyal kabadayılık yapması” anlamına geliyor.
Büyük savaş vererek iş dünyasında kendine yer bulan kadınlar, iş yerinde işte bu “Mobbing” adı verilen davranışla karşılaşıyorlar. Bu davranış genelde erkeklerin kadınlara karşı tutumundan kaynaklanıyor. Ancak kadınların da diğer kadınlara yönelik bu tarz davranışlar içine girdiği görülebiliyor.
KADINLARIN YARIYA YAKINI MOBBİNG MAĞDURU
Psikolog Michael H. Harrison, yakın zamanda ABD’de 9.000 kamu çalışanı üzerinde yapılan araştırmada, kadın çalışanların % 42’sinin, son iki yılda zorbalığa uğradığını, bunun kayıp zaman ve verimlilik açısından 180 milyon dolara mal olduğunun hesaplandığını belirtiyor.
TACİZ İNTİHARA SÜRÜKLÜYOR
Sözlü ve fiziksel taciz, kadınların işi bırakmalarına hatta zaman zaman intiharlarına kadar varan vahim olaylara yol açabiliyor. Bu da, iş dünyasında kadınların sıkça karşılaştığı problemlerden biri.
Bu tarz hareketler genelde, kadını işe alan üst düzey amirinden ya da patronundan geliyor. Bu davranış, işe aldığı kadının üzerinde her türlü hakkı kendisinde gören egemen sınıfın, kendince olağan bulduğu ama gerçekte iğrenç tutumu olarak değerlendirilebilir.
BOL MAYINLI ARAZİ
Sonuçta iş dünyası, kadınlar için bol mayınlı arazi gibi. Genel olarak amaç, kadınları evlerine kapatarak, iş dünyasındaki erkek egemenliğini perçinlemek. Ancak bu sorunların içinden çıkacak tek güç de yine kadının kendisi. Nasıl mı? Direnerek, savaşarak ve mücadeleye yılmadan devam ederek…