Samsun’un Canik ilçesinde meydana gelen ve üç kişinin hayatını kaybetmesine yol açan heyelan faciasının ardından, akaryakıt istasyonunun ruhsatıyla ilgili tartışmalar büyüyor.
CHP Samsun Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Hasan İpek, samsunetikhaber3.com’a yaptığı açıklamalarda, Canik Belediye Başkanı İbrahim Sandıkçı’nın 2011’de verilen ruhsat açıklamasını yalanlayarak, akaryakıt istasyonunun 2024’te yenilenen ruhsatının ardından oto yıkama alanının halen kaçak olduğunu iddia etti.
İpek, “Yeni ruhsatta oto yıkama alanı yer almıyor. Peki, bu alan kaçak mı?” diye sordu.
Facianın ardından istasyonun sahibi Zeki Gedikli tutuklandı. Ancak istasyonun ruhsatının 2011’de verildiği açıklaması tartışma yarattı. Başkan Sandıkçı, 2011’deki ruhsat sürecinin eski belediye yönetimi tarafından yapıldığını belirterek sorumluluğun kendisinde olmadığını savundu. Ancak İpek, istasyonun yaklaşık 6-7 ay önce el değiştirdiğini ve ruhsatın 2024’te yenilendiğini belgelerle ortaya koyarak, yıkama alanının kaçak olup olmadığının açıklığa kavuşturulmasını talep etti.
“NEDEN YIKMADINIZ?”
İpek, bu soruların yanı sıra Canik Belediyesi’nin bu kaçak alanla ilgili bugüne kadar neden işlem yapmadığını sorguladı. “Yeni ruhsatta oto yıkama alanı neden yok? Eğer alan kaçaksa, neden bugüne kadar yıkılmadı?” gibi sorularla kamuoyunun tatmin edici açıklamalar beklediğini ifade etti.
SANDIKÇI NEDEN SESSİZ?
Facianın ardından, akaryakıt istasyonunun durumuna dair adli süreçler de devam ediyor. Savcılık tarafından oluşturulan bilirkişi heyeti, istasyonun inşaatında istinat duvarı bulunmamasının heyelan faciasına yol açan başlıca etken olduğunu raporladı. Olayla ilgili olarak incelemeler ve soruşturma devam ederken, gözler şimdi Canik Belediyesi’nden yapılacak açıklamalarda.

Samsun’da yaşanan bu trajik olay, sadece idari ve hukuki açıdan değil, aynı zamanda yerel yönetimlerin sorumlulukları konusunda da ciddi soruları gündeme getirdi. Hem Canik Belediyesi hem de Büyükşehir Belediyesi’nin konuya dair sorumlulukları sorgulanırken, CHP’li İpek, Belediye Başkanı Sandıkçı’dan şeffaf ve kamuoyunu tatmin edecek bir açıklama yapılmasını talep ediyor.
Zeki Gedikli: “BELEDİYE BİZİ UYARMADI”

Öte yandan Hürriyet Gazetesi, tutuklanan Zeki Gedikli’nin ifadelerine ulaştı. Her satırı korkunç ihmallerin izini taşıyan ifadesinin başında, 80 yaşındaki Gedikli, ilkokul mezunu olduğunu ve aylık 5 milyon geliri bulunduğunu söyledi.
Ardından da şöyle devam etti:
“İstasyonun arsasını 1996’da satın almıştım. Benzinlik açmak istedik. Belediyeden gerekli izin ve ruhsatları aldık. Buradaki kayalar çok sertti, doğal duvar statüsündeydi. Biz de kaya sert olduğu için istinat duvarı yapma zorunluluğu görmedik. Nitekim belediye de daha sonra yerinde inceleme yaptı, bize duvar örülmesi gerektiği yönünde herhangi bir ikaz ve uyarıda bulunmadı.
Biz işletmeyi açtığımızda o bölgede başka inşaat yoktu ve iklim bu kadar yağışlı değildi. Ancak daha sonra işletmemizin hemen ilerisinde dinamitler patlatılarak tekrar inşaat faaliyetlerinde bulunuldu ve bölge çok fazla yağış aldı. Bu nedenle, kayaların üstündeki malzemenin esneyerek düştüğünü düşünüyorum. Hatta bundan iki yıl önce, söz konusu duvardan karayoluna bakan kısımlara taş düşüyordu. Biz de gerekli önlemlerin alınması için Canik Belediyesi’ne başvuru yaptık. Ancak bu hususta Büyükşehir Belediyesi yetkili görülerek Büyükşehir Belediyesi’ne, Büyükşehir de Karayolları’na yazı yazdı diye biliyorum.”
“DİNAMİT VE DEPREM ETKİLEDİ”
Gedikli’nin avukatı da özetle şunları söyledi:
“Söz konusu yapı, sismik rapor alınarak bizzat denetleyici kurumların izniyle yapılmıştır. Bu kazada bizim dışımızda birkaç etken var. Bunlardan biri, hemen 20 metre ileride dinamit ile kayaların parçalanması ve 10-15 gün önce Lâdik merkezli deprem sebebiyle zeminin gevşemesidir. Bu sebeplerden dolayı ilgili kurum ve belediyeye başvurduk.” diyerek müvekkilini savundu.
KAZANIN NEDENİ: İSTİNAT DUVARININ OLMAMASI
Olaydan hemen sonra savcılık bir bilirkişi heyeti oluşturdu. Heyette bir inşaat mühendisi, bir jeoloji mühendisi ve bir iş güvenliği uzmanı yer aldı. Bu heyet ilk incelemesini tamamlayarak ön rapor hazırladı. Raporda, “Kazanın meydana gelmesinde yüzde 90’ın üzerinde eğimi olan yamaca istinat duvarının yapılmamış olması etkendir” ifadesi yer aldı. Ancak geniş ve detaylı bilirkişi raporu daha sonra tamamlanacak.
Peki, Hesabı Kim Verecek?
Canik’te 13 yıl önce 13 canımızı alan sel faciasının ardından herkes beraat etmişti. Şimdi ise kamuoyu, 3 gün önce yok olan ailenin hesabını kim ya da kimlerin verip vermeyeceğini merakla takip ediyor.