fbpx

Herkesin ortak derdi: işsizlik

Herkesin ortak derdi: işsizlik

Büyük bir çoğunluğun işsizlikten yakındığı ülkemizde ve dolayısıyla ilimizde işsizler iş bulamamaktan yakınırken, işverenler ise iş beğenmeyenlerden yakınıyor.

“İş var, beğenen yok. İşsizlik varsa, işi beğenmeyenlerden kaynaklanıyor” diyen işverenlerin yanı sıra işsizliğin hükümetin yanlış politikalarından kaynaklandığını söyleyen STK’lar da var, yaşam standardı düşük şartlarda çalıştırıyorlar deyip yakınan işsizler de…

İşsizlik sadece Samsun’un değil Türkiye’nin hatta dünyanın bir sorunu. Yaşanan son ekonomik krizden bu yana daha da belirginleşen bu durum şehrin her sokağında kendini ele veriyor. İşveren piyasanın durumundan yakınırken sokakta ki işsiz de evine ekmek götüremediğinden dert yanıyor.

Türkiye’nin dolayısıyla Samsun’un da en baştaki sorunlarından biri “İşsizlik.” İşsizlik ile mesleksizliğin paralel gittiği günümüzde Samsun’da bu durumdan kendine düşen payı alıyor hiç kuşkusuz.

Her kesimin ortak bir sorusu var: “İşsizlik nasıl çözülür?” Bu sayımızda bizler de bu sorunun cevabını muhataplarına ve sokağa sorarak aradık.

Samsun İş Kur Müdürü Hasan Kılıçaslan, önemli ipuçları verirken, kurumun faaliyetleri ve çözüm önerilerini anlattı.

Samsun İş Kur Müdürü Hasan Kılıçaslan

Samsun’da kapatılan ya da özelleştirilen fabrikalara dikkat çeken Enerji, Sanayi ve Maden Kamu Emekçileri Sendikası Samsun Şube Başkanı Müşfik Veysel Erdoğan ise Samsun’da işsizlik sorununun çözümü için hükümetin tasfiye ettiği büyük kurumların yerine onlar gibi istihdam sağlayacak yeni fabrikalar açması gerektiğini söyledi.

“SAMSUN’DA MESLEKSİZLİK ÖN PLANDA”

Samsun İş Kur Müdürü Hasan Kılıçaslan, Türkiye genelinde olduğu gibi Samsun’da da istihdam uyuşmazlığı bulunduğunu niteliksiz işgücü sorununun ilk olarak örgün öğretim kurumlarında çözülebileceğini söyledi.

Fakat bunun yetersiz olduğunu belirten Kılıçaslan, İş Kur’un işgücü yetiştirme kurslarının iş arayanların işgücü piyasasında nitelik problemini çözdüğünü kaydetti. İşsizlikten daha ziyade mesleksizliğin ön planda olduğunu vurgulayan Kılıçaslan, “İlimiz için işsizlik kavramı dezavantajlı gruplar için söz konusudur. Bu gruplar içinde özel projelerle çözüm aranmalıdır. Samsun Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü’ne 2012 yılında başvuran sayısı 38 bin 868’dir. Fakat bu sayıya herhangi bir yerde çalıştığı halde kamuda veya daha iyi şartlarda iş arayıp kurumumuza kayıt olmaya gelenler de dâhil edilmiştir” dedi.

İŞSİZLERİN ÇOĞUNLUĞU İLKÖĞRETİM MEZUNU

Kuruma kayıtlı işsizlerin sayısının bir önceki yıla göre ciddi bir artış gösterdiğini ifade eden Kılıçaslan, en yoğun kayıtlı işsizlik miktarının 20-24 yaş arasında görüldüğünü söyledi. Kuruma kayıtlı işsizlerin büyük oranının ilköğretim mezunu olduğu dile getiren Kılıçaslan, “Kuruma kayıtlı işsiz erkek sayısı işsiz kadın sayısından daha fazladır. Erkeklerde ve kadınlarda en fazla işsizlik ilköğretim mezunlarındadır. Eğitim düzeyi arttıkça kayıtlı işsizlik miktarının azaldığı görülmektedir. Kurum bünyesinde 9 bin 734 kişi işe başladı” diye konuştu.

“RAHAT İŞ ARIYORLAR”

İş arayanların daha iyi şartlarda daha rahat iş aradığını, bunun da doğal bir hak olduğunu belirten Kılıçaslan, bir noktanın da altını çiziyor: “Lakin bu haklar ilimizin istihdam imkânları içerisinde değerlendirilmesi gerekir.”

“İlimizde genelde sanayi ve imalat sektöründeki talepleri karşılamada zorluklar çekilmektedir” diye konuşan Kılıçaslan, “İş arayanlarımızın büyük bir çoğunluğu (yüzde 78) lise ve altı eğitimli olduğu gerçeğine bakıldığında iş beğenmeme veya kişiye göre iş imkânının olmadığı gözlenmektedir. Bu gerçek neticesinde kişilerin liyakat ve becerilerine göre iş talebinde bulunması gerektiğini düşünmekteyim.”

BU MESLEKLERE ELEMAN BULMAK ZOR

Kılıçaslan, Samsun’da en fazla aranan mesleklerin; beden işçisi, konfeksiyon işçisi, pazarlamacı satış elemanı, elektronik teknikeri, ütücü, servis garsonu, hemşire ile kaynakçılar ve pürmüzcülerdir olduğunu söyledi. Bu mesleklerde en fazla aranan beceri sorun çözme ve bilgisayar bilme becerileri olduğunu hatırlatan Kılıçaslan, Samsun’da temininde güçlük çekilen mesleklerin ise; konfeksiyon işçisi, beden işçisi, pazarlamacı satış elemanı, servis garsonu, ütücü olduğunu belirtti.

KURS ALANLARIN ÇOĞU İŞ SAHİBİ OLDU

Toplamda 4 bin 925 kişiye mesleki eğitim verildiğini büyük çoğunluğun da istihdam edildiğini işaret eden Kılıçaslan, ayrıca girişimcileri destekleyerek işyerini kurma aşamasında yapacakları harcamalar için 30 bin TL’si hibe, 70 bini kredi olmak üzere 100 bin TL KOSGEB desteği verildiğini hatırlattı.

Kılıçaslan, işveren adaylarının kurumun düzenlediği Girişimcilik Eğitimlerine katılarak sertifika alıp ardından KOSGEB’e proje hazırlayarak desteklerden yararlandıklarını söyledi.

SAMSUN EMEKLİ MAAŞLARI İLE DÖNÜYOR

Enerji, Sanayi ve Maden Kamu Emekçileri Sendikası Samsun Şube Başkanı Müşfik Veysel Erdoğan, Hükümetin kendi vermiş olduğu resmi rakamlara göre, şu anda Türkiye’de kayıtlı olan 3 milyon işsiz bulunduğunu bu rakama iş aramaktan umudunu kesmiş olanlar, kırsaldaki gizli işsizler ve ev kadınlarının dâhil edilmediğini söyledi.

Samsun’da bundan 10 yıl öncesine kadar Tekel, Azot, Bakır, Liman, Petrol Ofisi, Yem Sanayi gibi istihdam ve üretim açısından çok önemli kuruluşların mevcut olduğunu, bu kuruluşların hepsinin, bugün bir kesimin hınçla saldırdığı ve eleştirdiği Cumhuriyet döneminin yatırımları olduğunu söyledi. O dönemin bütün imkânsızlıkları içerisinde Samsun’un böylesine önemli yatırımlar aldığını hatırlatan Erdoğan, “Bugün her evde bu kuruluşlardan emekli en az bir kişi vardır. Cumhuriyetin kazanımı olan bu tesisler AKP İktidarı döneminde özelleştirme adı altında birer birer tasfiye edilmiş, birçoğu kapatılmış, birçoğu ise üretimini en alt düzeye indirmiştir. Bu işletmelerde on binlerce insan istihdam edilmiştir. Bugün dahi Samsun’un ekonomisinin önemli bir bölümü o işletmelerden emekli olanların maaşları ile dönmektedir” dedi.

FABRİKALAR YERİNE AVM’LER GELDİ

Hükümetin bu işletmeleri birer birer tasfiye ederken, bunların yerine istihdama ve üretime dönük tek bir yatırım yapmadığını vurgulayan Erdoğan, “Samsun’da son 10 yılda bu büyük işletmeler birer birer tasfiye edilirken bunların yerine ancak alış-veriş merkezleri ve özel sağlık merkezleri açılabilmiştir. Büyük bir bölümü yabancı sermaye grupları tarafından açılan alış-veriş merkezleri ise esnafı bitirmiş, yüzlerce esnaf kepenk kapatmak durumunda kalmıştır.

TERSANE MASALIYLA İNSANLAR UYUTULDU

Bunların dışında bir de 10 yıldır yılan hikâyesine dönen tersane masalıyla insanlar uyutulmuştur. Çevresindeki iller teşvikle avantajlı hale gelerek yatırım alırken Samsun bu avantajdan mahrum bırakılmıştır” diye konuştu.

TASFİYE EDİLEN FABRİKALARIN YERİNE YENİLERİ AÇILMALI

Samsun’da işsizlik sorununun çözümü için hükümetin tasfiye ettiği büyük kurumların yerine onlar gibi istihdam ve katma değer yaratacak ciddi sanayi yatırımlarının planlanması gerekliliğine vurgu yapan Erdoğan, “Ayrıca Samsun’un öncelikle Çarşamba ve Bafra ovalarına sahip olması nedeniyle bir tarım kenti olduğu unutulmamalı ve bu yönde ciddi yatırımların yapılması sağlanmalıdır. Özel sektörün yatırım yapabilmesi için teşvik konusunda çevre illerle yaşanan adaletsizliğin bir an önce çözülerek, Samsun’da teşvikte bu illerle aynı statüye getirilmelidir.         Bunların dışında vasıfsız iş gücünün nitelikli hale getirilmesi için özellikle genç nüfusun meslek edindirme programları yoluyla eğitime tabi tutulması gerekmektedir.”

VATANDAŞ KONUŞTU

ÜRETMEDEN TÜKETİYORUZ

Avukat Evrim Macit isimli vatandaş, dışarıdan alım yaparak büyük pazarları zenginleştirdiğimizi üretim olmadığı için fakirlik yaşandığını söyledi. “Az olanla yetinir hale geldik o yüzden de gelişemiyoruz” diyen Macit, “Samsun’da da ülkeden farklı bir durum yok. Tabi ki şehir güzelleşiyor, gezme alanları açılıyor, çevresi daha modernleşiyor git gide yerel yönetim daha da güzel şeyler yapıyor; ancak şehrin daha sağlıklı şekilde güzelleşmesi için üretim alanında da fabrikalar, atölyeler ve iş merkezleri yok. İnsanlar asgari ücretle geçinmeye çalışıyor. Ama karın tokluğu her şey demek değildir.”

Avukat Evrim Macit

“OKUMAK DA BİR ŞEY DEĞİŞTİRMİYOR ARTIK”

İşsizliğin ülkenin genel sorunu olduğunu vurgulayan Kuyumcu Ustası Fatih Soylu, konuya yerel olarak bakılmaması gerektiğini söylüyor. Alt yapı olmadığı için ülke olarak eğitim düzeyinin iyi olmadığını belirten Soylu, konu hakkında önemli bir örnek veriyor: “Ben ilkokul mezunuyum fakat okumak isterdim. Okuduğum zaman ne olurdu? Başımdan geçen bir olayı anlatayım. Arkadaşım üniversite mezunu, fakülteyi bitirmiş. Ben ilkokul mezunu olarak 24-25 senedir bu işin peşindeyim. Ondan daha fazla kazanıyorum mesela. Bakıyorsun ki böyle bir dengesizlik var. Üniversite gitseydik ne olurdu diye düşündüğümde pek de bir şey değişmeyeceğini sanıyorum. Mesleğimde ilerlemek isterdim. Farklı yerlere gelmek isterdim. İşsizliğe bir bütün olarak bakmak lazım aslında. Ülke olarak bir sıkıntı bu. Ben öyle düşünüyorum.”

Kuyumcu Ustası Fatih Soylu

ÇARESİZLİKTEN GECELERİ UYKULARIM KAÇIYOR

Seyyar satıcı olarak çalışan Kemal Öksüz isimli vatandaş ise, imkânları daha iyi olsa bu işi yapmayacağını söylüyor.Daha iyi bir işim olsa moralim kat kat daha düzgün olacak, sağlığım yerine gelecek ne olacak bizim bu durumumuz diye düşünmekten, uykularım bile kaçıyor” diyen Öksüz, sözlerine şunları ekliyor: “İnanın manevi inancım olmasa kendimi kaybedeceğim. Ne yapalım bekliyoruz işte yani bekliyoruz.”

Kemal Öksüz

DÖNEM TORPİL DÖNEMİ

Okan Önder 19 yaşında bir üniversite öğrencisi. Aynı zamanda bir sokak müzisyeni. Harçlığını sokakta müzik yaparak kazanıyor. Üniversiteden mezun olmanın artık yeterli olmadığına dikkat çeken Önder, “Şu anki düzene göre herkes tanıdığını, bildiğini işe alıyor. Resmi kadrolarda bile yerleşmek için kayırmalar oluyor maalesef. Yani benim sıkıntım bu işsizlik yönünden. Emek harcanıyor, okullar bitiriliyor ancak hiç hak etmeyenlerin yerleştiğini görüyoruz. Müzik öğretmenliği bölümünde okuyorum.4+4+4 sistemine geçilmesiyle de bölümümün ders müfredatından kaldırılacağını düşünüyorum. Ve atanabilmemiz için şu an ki olan baraj puanının 60 ise 80’ne çıkacağını bu durumunda tabi ki bizi zorlayacağını düşünüyorum.”

Okan Önder

GENÇLER İŞ BEĞENMİYOR, UTANIYORLAR

Serpil Özaylar 56 yaşında emekli bir bayan. Samsun’daişsizlik hakkında herhangi bir çalışma yapılmadığını, söylüyor. Gençlerin utandığını ve beklentilerinin yüksek olduğunu belirten Özaylar, şunları söyledi: “Hemen birdenbire zengin olmayı umuyorlar ama öyle olmaz, yirmi –otuz sene sonra zengin oluyor insanlar adım adım olacak ki aldığı kazancın hazzını duyabilesin. Adım adım yükseleceksin bu böyledir. Birdenbire yükselenler çok çabuk inebiliyor da, böyle durumlar da oluyor. Bence bir erkek iki işte birden çalışmalı. Ben bir kadın olarak iki iş yapabilirim mesela. Erkekte iki iş yapmalı. Bir Almanya 50 senede ne hale geldi ama nasıl? Çalışarak tabi ki. Keşke daha fazla imkânım olsa da yanıma işçi alabilsem.”

Serpil Özaylar

İŞSİZLİK SORUNU YOK, ÇALIŞMAMA SORUNU VAR

İnşaatçı olan Yalçın Şenyer isimli vatandaş, işsizlik diye bir şey olmadığını çalışmak istedikten sonra iş olduğunu söylüyor.  46 yaşında olduğunu ve bu zamana kadar hiç işsizlik sorunu yaşamadığını belirten Şenyer, “Benim çevremde işsiz adam yok. İşsiz adamı ben çalıştırıyorum” diyor.

Yalçın Şenyer

DENEYİM YETERLİ DEĞİL ‘TORPİL’ GEREKİYOR

Bir seyahat firmasında banko görevlisi olarak çalışan 25 yaşındaki Zeynep Erbay ise, “İş bulabilmem için herhangi bir partiye çalışma yapmam gerekiyordu. Birçok yere başvuru yaptım ancak hep parti öne sürüldü ya da sözü geçer birilerinin bana referans olması gerekiyordu. Başvurduğum iş konusunda deneyimli olmam işe alınma için yeterli değildi.

Bir sene kadar işsiz kaldım. Bir hastaneye başvurdum, oradan cevap beklerken birkaç kişiyi referans gösterdim yalnız üstlerinin üstleri kendi tanıdıklarını işe aldıkları için, torpilim olmadığı için işe alınmadım, güvenlik görevlisi olarak çalışmak istedim donamım ve fiziki şartlarım elverdiği halde torpili olan benden daha üstün kabul edildi, daha önce iş sahibi oldu.

Arkadaşlarımın çoğu işsiz. Lise mezunu, üniversite mezunu arkadaşlarım ufak tefek olarak nitelendirebileceğimiz işleri bulmakta dahi zorlanıyorlar. Çünkü ya güzel bir iş bulabilmeleri için kuvvetli bir referansa ihtiyaçları var ya da potansiyellerinin altındaki bir işte çalışmaya razı olmak zorundalar, hayatlarını devam ettirebilmeleri için.”

Zeynep Erbay

Herkesin ortak derdi: işsizlik

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Samsun haber - Son dakika Samsun haberleri ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin