İstedikleri gibi olmadı! Genel seçimlerin şokunu üzerinden atamayan Samsun da 31 Mart Yerel Seçimlerine hazırlanılıyor. Ancak yaklaşın yerel seçimler öncesinde “İttifak olacak mı, olmayacak mı? İttifak dağılırsa nasıl olacak?” gibi sorular akılları kurcalarken İYİ Parti Lideri Meral Akşener konuya son noktayı koydu.
Rotamız net, pusulamız millet!
“İYİ Parti; hiçbir namerde muhtaç olmadan, hür ve bağımsız olarak doğdu. Ve kimsenin şüphesi olmasın ki; hür ve bağımsız olarak yaşamaya devam edecek!” diyerek seçimlere ittifaksız gireceklerinin net mesajını verdi.
Bu durum önümüzdeki günlerde, sadece Samsun’da değil, ülke genelinde şiddetli bir yarışın yaşanacağını gösteriyor!
Gelelim geçmişe…
Ekonomik krizin her geçen gün arttığı, ‘Daha ne kadar kötü olabiliriz ki’ denildiği, umudun 21 yıllık süreçte ilk defa bu kadar yukarıları çıktığı bir dönemde, Samsun yine Ak Parti’nin Samsun’un menfaatlerini, gelişimini, büyümesini önemsemeyen mensuplarına teslim edildi.
21 yıldır Samsun’a verdikleri birçok sözü yerine getirmeyen, Samsun’u selin ortasında, işsizliğin doruğunda, çiftçiyi-esnafı krizin son noktasında sahipsiz bırakan Ak Parti’nin mensuplarına!
Tüm bu olumsuzluklardan sonra ‘Ak Partililer artık sokağa bile çıkamaz’ derken onlar mahalle mahalle sokak sokak esnaf esnaf gezdi, evlerine girmedi, muhalefet ise adeta tatil yaptı.
Samsun CHP Teşkilatı tepeden inme Saadet Partisi ve Gelecek Partisi adaylarının (1. sıraya koyduğu kendi adayı Murat Çan da dâhil) şokunu çok uzunca bir süre atamadı üzerinden. Atabilenler de sindiremedi-kabullenemedi. Sindirilecek gibi bir durum da değildi zaten. CHP Samsun’da biraz zorlasa 3 vekil çıkarabilirdi. Onun da ikisini Kemal Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı olabilmek için teşkilatlarını hiçe sayarak başka partilere verdi. 1 gecede değişti Samsun’da CHP’nin listesi. Sonuç; 2 gitti.
CHP’den 2. sıra adayı Saadet Partili Mehmet Karaman’ı seçimden sonra ne gören var ne de duyan! Zaten seçim süresince de pek gören olmamıştı!
İl başkanı ise evlere şenlikti o da zaten geçtiğimiz günlerde yapılan kongrede kazanamadı, kayboldu gitti! Yenisi Samsun’un çevre sorunlarını yıllardır gündeme getiren Mehmet Özdağ. Özdağ, ‘Değişim’ diyor. Bakalım CHP’yi Samsun’da var edebilecek mi? Zaman… Zaman gösterecek her şeyi!
İYİ Parti mi?
Bugün ki konumuz da bu zaten.
İYİ Parti’nin en güçlü teşkilatlarındandı Samsun. Samsun Ak Parti’den sonra sağda görülmemiş ilgi ve yoğunlukta mitinglere şahit olmuştu. Beklenmedik bir kalabalığa, daha da önemlisi coşkuya şahit olmuştu. Hele ki daha yeni kuruldukları dönemde fuar yolunda yaptıkları bir miting vardı ki İYİ Parti’ye olan umudu iyice tırmandırmıştı. Sonra 26 Mayıs 2018’de Cumhuriyet Meydanı’ndaki mitingde de aynı heyecan ve coşkulu bir kalabalık vardı.
Genel Merkezin 31 Mart 2019 seçimleri için Samsunla uzaktan yakından hiç alakası olmayan (5 yıl boyunca da olmadı) birini 1. sıra adayı yapmasına rağmen teşkilat küsmedi, kenetlendi; ‘Partimizdir’ dedi, çalıştı.
Neyse uzatmayayım. 2018’den sonrada uzunca bir süre gayet iyiydi. Ta ki çıkarsız-âmâsız-fakatsız mücadele veren İl başkanı, ilçe başkanları, yöneticileri ve üyeleri sonradan İyi Partili olanların egosuyla dizayn edilmeye çalışılıncaya kadar.
Necattin Demirtaş gibi Millet İttifakı’nın gücü, İyi Partililerin mücadelesiyle kazanan ama bir gün olsun “İyi Partiliyim” demeyen, hiçbir programına katılmayan birini bile taşıdı bu teşkilat.
Samsun’daki İyi Parti 2018 de ve sonrasında coşkulu kalabalıklarla mitingler yaparken, 2023’de Samsunluların iyi bildiği eski YKM’nin olduğu araya (sokak arasına) sıkıştırıldı. Orası zaten herkes bilir ki kimse gelmese de insan sirkülasyonunun çok yoğun olduğu yerlerin başında. Muhtemelen başarısızlıklarını gizlemek, yan gelip yattıklarını göstermemek için seçmişlerdi. AKILLICA!
Son yapılan 3. Olağan İl Kongresindeki ayak oyunlarından hiç bahsetmiyorum bile. İkili, hele ki mevcut il başkanlarının aday olduğu hiçbir kongreye gitmeme kararı alan Meral Akşener’i Samsun’da mevcut il başkanı Hasan Aksoy’un da aday olduğu kongreye kim ne amaçla getirdi hala bilinmiyor! Ve Aksoy tekrar başkan oldu! Ama büyümesi beklenen İyi Parti, Samsun’da biraz daha küçüldü!
“10 bin üye yaptık Sayın Genel Başkanım” diyen ama 2 bin kişilik salonun yarısını dolduramayan Hasan Aksoy’a “Bu ne yaman çelişki?” diye soruldu mu bilinmiyor.
“O gün bugündür siz ne yapıyorsunuz kardeşim sosyal medyadan düğün dernek pozları, üye yaptık pozlarının dışında? Esnaf gezdiniz mi? Vatandaşa gittiniz mi? Samsun’un derdini dinlediniz mi? Gündeme getirdiniz mi?” diye soruluyor mu? O da bilinmiyor!
Bilemiyoruz…
Çünkü Samsun’daki İYİ Parti’nin enerjisi de sinerjisi de her geçen gün eriyor. Samsun’u teslim ettiler 2019’da MHP’den ihraç edildikten sonra “Anam istemiyor!” deyip İyi Parti’ye geçmeyen, Samsun’da bağımsız büyükşehir adayı olup Ak Parti’nin kazanmasının önünü açan Erhan Usta’ya… Teşkilatçılık başka şey, bürokratlık, vekillik bambaşka şey. Bunu siyasetin kıyısından köşesinden geçen herkes çok iyi bilir. Neyse, sonuç Samsun’da bağımsız adayken depar atan Usta, son seçimler boyunca tatil yaptı, keyfe keder gezdi dolaştı adeta!
İlk günlerde birçok partilinin “Nereden çıktı bu İmren Nilay Tüfekçi” diye sitem ettiği 2. sıradaki kadın aday ise koşturdu durdu gece gündüz. Yanına aldığı bir kaç genç adayla sıkı çalıştı. O olmasa Samsun’da İYİ Parti’yi neredeyse gören de olmayacaktı. Muhalefetin seçilebilecek sıradan konulan tek kadın adayıydı. Kendisi ve bir kaç genç adaydan başka kimse doru dürüst koşturmadı kazanabilmek için. Bu durumu genel merkezde görmüş olacak ki Tüfekçi’yi seçimden sonra GİK’e alarak ödüllendirdiler. Allah’ı var, çok çalıştı ve çalışmayanlar sayesinde kaybetti.
Yazımın buraya kadar ki kısmında çok detaya girmeden özetin özetini geçtim. İsterim ki millet tek bir partiye mahkûm edilmesin. İki parti arasında tercih yapmak zorunda bırakılmasın. İsterim ki ülkemde her görüş ve düşünce hem mecliste hem sokakta temsil edilebilsin, her görüşten insanın ‘Ankara’da ne var ne yok, derdimize derman olunacak mı?’ diyebileceği bir vekili olsun.
Asıl işin komedisine geliyorum şimdi!
31 Mart 2024 Seçimleri ’ne 5 aydan fazla var değil mi? Ama aday adayları az biraz çıkmaya başladı bile sahaya. Gazeteciyim. Her gün gazeteleri de sosyal medya platformlarını da tarıyorum sık sık. İYİ Parti’den aday adayı diye sosyal medyada ya da basında yapılan kulis haberleri de okuyorum, İyi Parti’nin bazı aday adaylarını okuyunca da şaşırmaktan kendimi alıkoyamıyorum.
He vallahi şok oluyorum.
Şaşırdığım isimler üzerinden “işin ciddiyeti var mı” diye partiden bazı yetkilileri aradım, aktif üyeleri de aradım elbette. Kimse bilmiyor! “Aday adayıyım” diye dolaşanlardan ya da haber yaptıranlardan kimsenin haberi yok! ! Bu kişilerin sosyal medya hesaplarına girdim. İYİ Parti’ye üyelik olsun, aday adaylığı olsun bir tane emare yok. Eee. Aday adaylığında adı geçenlerin birçoğunu, doğma büyüme Samsunluyum çok iyi tanıyorum. 21 yıllık AK Parti iktidarında bir şekilde mevki makam edinmiş bugüne kadar İYİ Parti ile hiçbir bağı ve ilişkisi olmamış kişiler.
Bazı ilçe başkanlarını aradım. Onlar benden daha büyük şokta. Nasıl yani? İYİ Parti, Ak Parti ve MHP’nin kapısının kapalı olduğu kişilerin limanı mı olacak yoksa seçim sonrası koltuk korumanın ya da garantilemenin (kartviziti) mekânı mı?
Herkes elini kolunu sallayarak, ‘İyi Parti’nin adayıyım’ deyip gezebiliyor mu yani?
Bunu diyenlerin geçmişine bakılıyor mu? Gelecek hesaplanıyor mu?
Sonra Samsun’daki İyi Parti’nin bir idari yapısı yok mu yahu?’ diye sorgulamadan edemiyorum.
Bir ilçe başkanı paylaşmış aday adayımız diye. Paylaştığı aday kendi sayfasına bile koymamış bunu. Komediye bakın!
Ne yani ‘Yarın bir gün elindekinden olursan ‘İYİ Parti’de aday adayı oldum da ondan’ diye mi ağlayacaksın? Bu nasıl adaylıktır yahu? Bu kadar mı düştü Samsun’da İYİ Parti? Daha kendi paylaşmamış aday adaylığını ama ‘İyi Parti aday adayıyım’ diye geziyor ortalıkta. İl başkanının sayfasında yok. Ama il başkanı ilçe başkanının bu paylaşımını beğenmiş! Haberdar yani…
Eee Meral Akşener seçim sonrası kurultayda boşuna mı bağırdı ‘Aidiyet duygusu olmayanların, koltuk peşinde koşanların bizimle işi yoktur’ diye
Anam her dönem aynı sistem üzerinden mi gidecek bu siyaset. Bu nasıl iş? Bu memlekette emekçiye, mücadele edene, gence, kadına, namusluya, liyakatliye hiç mi yer açılmayacak? Nasıl yani rakibinizin yolundan giderek mi farklı bir sonuç elde edeceksiniz? Siyaset koltuk ya da kartvizit savaşından öte geçmeyecek mi bu memlekette?
2020’den beri koskoca Genel Başkanınız şehir şehir, ilçe ilçe, esnaf esnaf geziyor. Seçim kaybedildi yine yılmadı-küsmedi. Kimseyi suçlamadı, ‘sıfırdan başlayacağız’ dedi ve direnci kırılmış teşkilatlarını il il dolaşıp sürecin izahatını veriyor 3. yol olacağız başka yolu yok’ diyor.
Ayıptır ya. Siz neyin peşindesiniz. ‘Ben kazanayım da gerisi çok da tın mı?’ diyorsunuz. Yazıktır bunca inanmış, yıllarca mücadele vermişlerin emeğine. Hiçbir koltuğa, makama boyun eğmeyip sokaklara düşen bir genel başkana yakışmıyor bu Samsun.
Bu gibi mücadeleler de herkesi memnun etmek mümkün değil elbette ama herkesi küstürmek, inancını yok etmekte çok zordur! Kaynayan kazan kapak tutmaz!
Sözün özü:
Kolayı varken zoru seçmek niye?
NOT:
– Bir de İyi Parti’de çıkarına uygun pozisyon bulamayıp CHP ye kayanlar var. Kim ne arıyor, ne arayıp da bulamıyor, bulup ta beğenmiyor bilemiyoruz. Ne diyelim zaman detayları ortaya çıkacaktır elbet.
- Yazının içinde yer verdiğim Necattin Demirtaş ise İyi Parti’nin İlkadım Belediye Başkanı olup bir daha İyi Partililerin aday yapılmasını istemediği isim. Başka partilerle ilgili göreve geldiği günden bugüne her ne kadar anket, kulis haber vs. gibi çalışmalar yürüten üfürükçüleri olsa da henüz bir partiden teklif alamadı. ‘Herkes beni istiyor, ama benim aday olmamı istiyorlarsa masraflarımı karşılamaları lazım’ diyen Demirtaş hiçbir partiden teklif alamadığında bağımsız aday olur mu onu da göreceğiz. Malum herkes onu istiyor! Şunun şurasında seçime ne kaldı!
- Bir de kişisel bir merakım var Erhan Usta’nın İYİ Parti’ye geçiş töreniyle ilgili. Başkalarının dikkatini çekti mi bilemem. Hadi diyelim MHP den ihracıyla seçim arasındaki süre İyi Parti’ye geçişine psikolojik olarak yeterli değildi. Hadi zamanla bu psikolojiden kurtuldu Genel Başkanın davetine, verdiği değere kayıtsız kalmadı kabul etti, İyi Parti’ye geçti. Hadi genel başkan da partisinin liyakatini, donanımını ve büyümesini öncelikli kıldı bu olanlara takılmadı. Peki, o şahsına münhasır şaşalı şatafatlı Usta’ya özel partiye katılım töreni neyin nesiydi? İyi Parti’de gerek ekonomi de gerek ideolojik yapısında çok donanımlı ve güçlü çok sayıda isim var. Erhan Usta’nın bu kadar gösterişli bir törenle katıldığını duyurmak niye? Bana çok tuhaf geldi!
